Kontrol Davranışları Nedir ?

Cansu

New member
Kontrol Davranışları Nedir?

Kontrol davranışları, bireylerin çevrelerindeki durumları, insanlar arasındaki etkileşimleri veya kendi duygusal, bilişsel süreçlerini yönetme arzusuyla sergiledikleri belirli tutum ve davranışlardır. Bu tür davranışlar, bireyin kontrol kaygılarını azaltmaya yönelik olarak gelişir ve sosyal etkileşimlerde sıkça gözlemlenir. Kontrol davranışları, bir kişinin dışsal çevre üzerinde güç sahibi olma veya içsel dünyasını düzenleme isteğinden doğar.

Kontrol davranışlarının temelinde, bir insanın belirsizlik, kaos ya da güvensizlik hissinden kaçınma arzusunun yattığı söylenebilir. Bu tür davranışlar, bireyin daha stabil ve öngörülebilir bir yaşam sürme arzusuyla bağlantılıdır. Peki, kontrol davranışları sadece bireylerin özel yaşamlarında mı görülür? Yoksa toplumsal ve profesyonel yaşamda da bir etkisi bulunur mu?

Kontrol Davranışlarının Psikolojik Temelleri

Kontrol davranışları, genellikle bireyin psikolojik ihtiyaçlarıyla ilişkilidir. Bu davranışlar, bir tür kontrol arayışının dışavurumudur ve psikolojik teorilerde bu durum, "kontrol kaygısı" olarak da tanımlanır. Kontrol kaygısı, bireyin geleceği veya çevresindeki insanlar üzerindeki kontrolünü kaybetme korkusudur.

Psikologlar, kontrol kaygısının gelişiminde çocukluk deneyimlerinin önemli bir rol oynadığını belirtir. Güvensiz aile yapıları, travmalar veya belirsiz yaşam koşulları, çocukların kontrol davranışları geliştirmesine yol açabilir. Bu bireyler, gelecekteki belirsiz durumlarla karşılaşmamak için kontrolcü tutumlar geliştirme eğiliminde olabilirler. Ayrıca, kişilerarası ilişkilerde de kontrol ihtiyacı ortaya çıkabilir. Bireyler, diğer insanların davranışlarını ve tepkilerini tahmin etme isteğiyle, daha fazla kontrol sağlama çabasında olabilirler.

Kontrol Davranışlarının Çeşitleri ve Örnekleri

Kontrol davranışları, çeşitli şekillerde kendini gösterebilir. Bu davranışlar, doğrudan veya dolaylı yollardan ortaya çıkabilir. En yaygın kontrol davranışları arasında:

1. Aşırı Planlama: Kişinin her detayı önceden belirlemesi ve esneklikten kaçınması. Bu, belirsizlikten kaçınma isteğinden kaynaklanır.

2. Manipülasyon: Diğer insanları kendi istekleri doğrultusunda etkileme çabası. Bu, başkalarının davranışlarını yönlendirme amacı taşır.

3. Mükemmeliyetçilik: Kendi veya başkalarının her işte mükemmel sonuçlar elde etmesini beklemek. Bu davranış, kontrol kaygısının ve başarısızlık korkusunun bir sonucudur.

4. Aşırı Müdahale: Başkalarının işlerine sürekli karışma ve müdahale etme. Bu, kişinin çevresindeki olayları kontrol etme ihtiyacından doğar.

5. Bağımsızlık ve Yalnızlık: Kişi, diğer insanlarla ilişkiler kurmaktan kaçınarak yalnız başına kararlar alır ve kendi başına işler yapar. Bu da bir tür kontrol arayışıdır, çünkü kişi dışsal faktörlerin etkisini minimize etmek ister.

Kontrol Davranışlarının Toplumsal ve Profesyonel Hayattaki Rolü

Kontrol davranışları, bireylerin toplumsal ilişkilerinde ve iş hayatında önemli bir rol oynar. Toplumda başarıyı sağlamak, iş yerinde verimliliği artırmak veya kişisel yaşamda istikrarı korumak için kontrol arayışı doğaldır. Ancak, aşırı kontrol davranışları, kişinin çevresindekilerle olan ilişkilerini zorlaştırabilir. Özellikle iş dünyasında, kontrolcü bir liderin çalışanları üzerinde baskı yaratması ve verimliliği olumsuz etkilemesi söz konusu olabilir.

Bir liderin fazla kontrolcü olması, takım üyelerinin özgür düşünme ve yaratıcı çözümler üretme becerisini engelleyebilir. Bu, iş yerindeki moralin düşmesine, çalışanlar arasında gerilimin artmasına ve sonunda verimliliğin azalmasına neden olabilir. Bu bağlamda, yönetici ve liderlerin dengeyi bulması önemlidir. İyi bir lider, gerektiğinde kontrol sahibi olabilir, ancak ekip üyelerinin kendilerini ifade etmelerine ve katkıda bulunmalarına olanak tanıyacak şekilde yönlendirme yapmalıdır.

Ayrıca, toplumda bireylerin birbirleriyle olan ilişkilerinde kontrol davranışlarının etkisi büyüktür. İnsanlar arasındaki etkileşimlerde, kimsenin tam anlamıyla kontrol sahibi olamayacağı gerçeği, çatışma ve gerilime neden olabilir. Bireyler arasında iletişimsizlik veya birbirlerinin kontrol edilme arzusu, sağlıklı ilişki kurma becerisini olumsuz yönde etkileyebilir.

Kontrol Davranışlarının Olumlu ve Olumsuz Yönleri

Kontrol davranışlarının hem olumlu hem de olumsuz etkileri bulunmaktadır. Olumlu yönler, genellikle kontrolün bir dereceye kadar yaşamın düzenini sağlamaya yardımcı olmasıdır. Örneğin, bir iş planı hazırlamak, bir projeyi düzenli bir şekilde yönetmek veya kişisel yaşamda hedefler belirlemek, başarılı bir kontrol davranışıdır. Bu tür davranışlar, kişinin başarıya ulaşmasına ve hayatını daha düzenli bir şekilde yaşamasına katkıda bulunur.

Ancak, kontrol davranışlarının olumsuz yönleri de vardır. Aşırı kontrol ihtiyacı, bireyin stres seviyelerini artırabilir ve çevresiyle olan ilişkilerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Bu tür davranışlar, bireylerin kaygı düzeylerini yükseltebilir, özgürlüklerini kısıtlayabilir ve sosyal bağları zayıflatabilir. Kontrol kaygısı, bireylerin başkalarına güvenmemelerine, ilişkilerinde sürekli bir denetim duygusu hissetmelerine ve sonunda yalnızlık hissi yaşamalarına neden olabilir.

Kontrol Davranışları Nasıl Yönetilir?

Kontrol davranışları, bireyin psikolojik sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek bir soruna dönüşebilir. Bu yüzden kontrol davranışlarını yönetebilmek, sağlıklı bir yaşam için önemlidir. Öncelikle, bireylerin kontrol arayışlarının kaynağını anlamaları gerekir. Psikoterapi, bireylerin bu duygularla başa çıkabilmelerine yardımcı olabilir. Ayrıca, mindfulness (farkındalık) teknikleri, kişinin belirsizlikle daha sağlıklı bir şekilde başa çıkmasını sağlayabilir.

Bireylerin, başkalarına güvenmeyi öğrenmeleri, etraflarındaki dünyayı kontrol etmek yerine, doğal akışına bırakmaları da önemli bir adımdır. Kendini kabullenmek ve mükemmeliyetçilikten uzaklaşmak, aşırı kontrol davranışlarının azaltılmasında etkili olabilir.

Sonuç olarak, kontrol davranışları, hem bireylerin kişisel hem de toplumsal yaşamlarında önemli bir yer tutar. Ancak, bu davranışların aşırıya kaçması, bireylerin psikolojik ve sosyal iyilik halleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Kontrolün doğru bir şekilde yönetilmesi, bireylerin hem içsel dünyasında hem de dış dünyada sağlıklı bir denge kurmalarına yardımcı olacaktır.
 
Üst