Türkiye’nin en değerli turizm merkezlerinin başında gelen Muğla’da, büyükşehir belediyesi bir yandan etraf yatırımları gerçekleştirirken öbür yandan da etrafa ve tabiata ziyan verebilecek düzenlemelere karşı hukuksal çabasını sürdürüyor. Belediye bugüne kadar toplam 135 etraf davası açtı.
HUKUKİ MÜCADELE
Dünyanın en uzun kıyı şeridine sahip kentlerinden biri olan Muğla’da 16 Nisan 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle kıyı alanlarının özel mülkiyete geçmesinin önü açılmıştı. Muğla Büyükşehir Belediyesi de tüm bu uygulamaların Muğla’nın tabiatı ve etrafına büyük ziyanlar vereceği, kıyıların yapılaşmaya açılması ile turizmin ziyan goreceği sebebi öne sürülerek tüzel çaba başlatmıştı. Büyükşehir belediyesinin açtığı dava kararında Danıştay tarafınca yürütmeyi durdurma sonucu verildi. 1 Mart 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak Muğla’da zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetlerinin yapılmasına müsaade verilmişti. “Buna göre, elektrik üretimi için yürütülen madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin diğer alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda, zeytin alanının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının taşınmasına, alanda madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ait süreksiz tesisler inşa edilmesine kamu faydası dikkate alınarak bakanlıkça müsaade verilebilecek” denildi.
“MADEN RUHSATI VERİLMESİ BÜYÜK YANLIŞ”
Muğla Büyükşehir Belediyesi yürütmenin durdurulması için dava açtı. Büyükşehir Belediyesi tarafınca açılan dava kararında zeytin alanlarını maden alanı haline getirebilecek karara Danıştay tarafınca yürütmeyi durdurma sonucu verildi. Doğayı sonuna kadar savunacaklarını belirten Dr. Osman Gürün, Türkiye’nin en kaliteli zeytin ve zeytinyağının üretildiği Muğla’da maden arama ruhsatı verilmesinin büyük bir yanlış olduğunu ve bu yanlıştan büsbütün dönülmesi gerektiğini belirtti.
“GÖZ YUMMAYIZ”
Başkan Gürün, “Şimdilik verdiğimiz türel çabada istediğimizi elde etmiş görünüyoruz. Fakat bu kararname büsbütün iptal edilmelidir. Yürütmeyi durdurma tek başına kâfi değildir. Zira Muğla özelinde baktığımız vakit ülkemizin ve tahminen de dünyanın en kaliteli zeytin ve zeytinyağı üretim noktalarından biriyiz. Halkımız için epey değerli bir geçim kaynağı olan zeytin kadim bir ağaçtır. Ege yöresinde tüm tarihi, kültürel ve sanatsal yapılarda zeytin epey kıymetli bir figür olmuştur. Bu figürün madencilik faaliyetleri ismi altında yok bulunmasına göz yumamayız. Bunun için gereken tüm hukukî çabayı vermeye devam edeceğiz”
HUKUKİ MÜCADELE
Dünyanın en uzun kıyı şeridine sahip kentlerinden biri olan Muğla’da 16 Nisan 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle kıyı alanlarının özel mülkiyete geçmesinin önü açılmıştı. Muğla Büyükşehir Belediyesi de tüm bu uygulamaların Muğla’nın tabiatı ve etrafına büyük ziyanlar vereceği, kıyıların yapılaşmaya açılması ile turizmin ziyan goreceği sebebi öne sürülerek tüzel çaba başlatmıştı. Büyükşehir belediyesinin açtığı dava kararında Danıştay tarafınca yürütmeyi durdurma sonucu verildi. 1 Mart 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak Muğla’da zeytinlik alanlarda madencilik faaliyetlerinin yapılmasına müsaade verilmişti. “Buna göre, elektrik üretimi için yürütülen madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin diğer alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda, zeytin alanının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının taşınmasına, alanda madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ait süreksiz tesisler inşa edilmesine kamu faydası dikkate alınarak bakanlıkça müsaade verilebilecek” denildi.
“MADEN RUHSATI VERİLMESİ BÜYÜK YANLIŞ”
Muğla Büyükşehir Belediyesi yürütmenin durdurulması için dava açtı. Büyükşehir Belediyesi tarafınca açılan dava kararında zeytin alanlarını maden alanı haline getirebilecek karara Danıştay tarafınca yürütmeyi durdurma sonucu verildi. Doğayı sonuna kadar savunacaklarını belirten Dr. Osman Gürün, Türkiye’nin en kaliteli zeytin ve zeytinyağının üretildiği Muğla’da maden arama ruhsatı verilmesinin büyük bir yanlış olduğunu ve bu yanlıştan büsbütün dönülmesi gerektiğini belirtti.
“GÖZ YUMMAYIZ”
Başkan Gürün, “Şimdilik verdiğimiz türel çabada istediğimizi elde etmiş görünüyoruz. Fakat bu kararname büsbütün iptal edilmelidir. Yürütmeyi durdurma tek başına kâfi değildir. Zira Muğla özelinde baktığımız vakit ülkemizin ve tahminen de dünyanın en kaliteli zeytin ve zeytinyağı üretim noktalarından biriyiz. Halkımız için epey değerli bir geçim kaynağı olan zeytin kadim bir ağaçtır. Ege yöresinde tüm tarihi, kültürel ve sanatsal yapılarda zeytin epey kıymetli bir figür olmuştur. Bu figürün madencilik faaliyetleri ismi altında yok bulunmasına göz yumamayız. Bunun için gereken tüm hukukî çabayı vermeye devam edeceğiz”